Sağlık Çalışanları Hak ve Mücadele Derneği (SAHADER) Başkanı Abdurrahman Aktürk, Kritik Nokta Haber’e yaptığı açıklamada süreci şu sözlerle değerlendirdi: “Toplu sözleşme süreci, Kamu-Sen ve Memur-Sen’in hakem heyetine temsilci göndermesiyle birlikte sonuçlandı. Böylece, eğer temsilci gönderilmemesi halinde memur zammının TBMM gündemine taşınması ihtimali tamamen ortadan kaldırıldı. Hakem heyeti işverenin teklifini onayladı ve kararını açıkladı. Buna göre: 2026 yılı için: %11 + %7 2027 yılı için: %4 + %5 İkinci yıl için yalnızca %1’lik göstermelik bir revize yapılmasına rağmen günlerce kamuoyu meşgul edildi. Ancak sonuç değişmedi: Memur bir kez daha sefalet zammına mahkûm edildi. Bugün Türk-İş’in açıkladığı yoksulluk sınırı 88.310 TL. Buna karşın en düşük memur maaşı 47.500 TL seviyesinde. Hakem heyetinin kararıyla birlikte bu maaş, 2027’nin ikinci yarısında en fazla 61.600 TL olacak. Yani memur, bugünkü tabloya göre bile yoksulluk sınırının gerisinde kalmaya devam edecek. ⭕️ Kararlılık Sözü Verenler Sessiz Toplantı öncesinde kararlılıkla mücadele edeceklerini söyleyen Kamu-Sen ve Memur-Sen’in, temsilci göndererek sürecin TBMM’ye taşınmasını engellediğini vurgulayan eleştiriler yükseliyor. İki konfederasyonun bugün sessizliğe bürünmesi, “sekiz dönemdir değişmeyen sendikal tavrın devamı” olarak yorumlanıyor. ⭕️ Kamuda Maaş Rejimi Bozuldu Memur olabilmek için üniversite mezuniyeti, KPSS sınavı ve çeşitli nitelik aşamalarından geçmek gerekirken, ücret sıralamalarına bakıldığında bu emeğin karşılığının verilmediği açıkça görülüyor. Kamuda maaş rejiminin bozulması, liyakate dayalı emeğin değersizleştirilmesi anlamına geliyor. ⭕️Memuriyetin Anlamı Kalmıyor Memuriyetin gerçekten bir anlam ifade edebilmesi için, ekonomik olarak büyüyen bir ülkede devleti temsil eden kamu görevlilerinin hak ettikleri ücreti alması gerekir. Bugünkü çarpık maaş düzeni bu sorumluluğu yansıtmamaktadır. Bu nedenle kamudaki maaş rejimi acilen yeniden revize edilmelidir.” ifadelerine yer verdi.