Öğretmenlik İlmek İlmek İnsan Yetiştirmektir.

Öğretmenlik İlmek İlmek İnsan Yetiştirmektir.

📊34 görüntüleme
Öğretmenlik İlmek İlmek İnsan Yetiştirmektir.
“Bana bir harf öğretenin kırk yıl kölesi olurum.” demiş Hz. Ali. Bir öğretmen olarak böyle güzel bir sözle başlamak ne güzel yazımıza. Kırk yıl kölesi olmasak da ömrümüzün sonuna kadar kendilerine borçlu olduğumuz öğretmenler… Tıkanan yolları açan, karanlıkta bize ışık tutan; dizimizdeki yaraya merhem, kalem tutamayan ellerimize güç, taranmamış saçımıza tarak, kesilmemiş tırnaklara makas… Kısaca şefkatiyle anne kadar sıcak, baba kadar güven veren öğretmenler… Bir birey yetiştirir öğretmen; bilimin ışığında aydınlanmış, ülkesine faydalı, milletine vefalı bireyler yetiştirir. İlmek ilmek güzellikler işler çocuklarına. İyi insan nasıl olunur; vicdan nedir, neden gereklidir; ahlak neden bir kriterdir, olmazsa ne olur; vatan nedir, neden vatana kurban olunur; neden öğrenmeli, neden öğretmeli; meslek sahibi olmak ya da meslekte kusursuz olmak… Hepsinde bir öğretmenin izi vardır. Kısacası bir bireyi yetiştirirken bir toplumu da inşa eder aslında öğretmen. Peki, öğretmeni böyle anlattık ama nerede kaldı öğretmenin eğitim-öğretim ikilisindeki öğretim işi? Elbette alanını da öğretmekle sorumlu kişi öğretmen. Müfredattaki kazanımları öğretmek, kavratmak, uygulatmak da pek tabii öğretmenin işidir. “Her sene aynı şey” deyip geçmeyin. Her sene aynı değil öğrenci. Bilgi hep aynı ama öğrenci hep aynı değil. Büyüyorlar, büyüdükçe öğrenmeleri de değişiyor ve farklılaşıyor. Kendini yenilemek zorunda öğretmen. Her yaşın gelişimine uygun öğretim modelleri hazırlamak zorunda. Öğrencisinin dikkatini çekmek, anlattıklarıyla ilgiyi canlı tutmak zorunda. Hepsi bir kenara, bir çocuğun ahlaki gelişimine son şeklini verip akademik başarısını artırabilmek zorunda. Her sene kendisiyle yarışmak zorunda öğretmen. Öğrencisi başardıkça kariyerinde bir basamak daha yükselir öğretmen. Yeni eğitim-öğretim yılı arefesinde biraz da bu işin mimarından bahsetmek istedim. Naçizane kıymetli velilere tavsiyemdir: Ders zili çaldığında öğrencileri ve öğretmenleri baş başa bıraktığınızı unutmayın. Öğretmene, öğretmenlik öğretmeyin; onu yönlendirip sınırlamayın. Her çocuk özeldir, tıpkı sizin çocuğunuz gibi ve öğretmen her öğrencisinin yüreğine dokunacaktır, fırsat verin. Onlara karşı kaba olmayın, şiddete başvurup onları hem fiziken hem ruhen incitmeyin. Size düşen, evde çocuklarınızla ilgilenmeniz; anne ve baba olarak onlara destek vermenizdir. Öz güvenli çocuklar yetiştirelim diye saygısız çocukları öğretmenlerle yüz göz etmeyin. Başarı dolu ve hedeflere ulaşılmış bir yıl olsun temennimizle yazımızı bitirirken Carl Gustav Jung’un sözleriyle öğretmeni özetleyelim: “Kişi parlak öğretmenleri şükranla ama insani hislerimize dokunanları minnetle anar. Müfredat, belli miktar yeni malzemedir ama sıcaklık, büyüyen bir bitki ve bir çocuk ruhu için hayati önemde bir elementtir.”

Paylaş:

İlgili Haberler

Öğretmenlik İlmek İlmek İnsan Yetiştirmektir. | Kritik Nokta