EĞİTİMDE ÇAĞ ATLAMAK

EĞİTİMDE ÇAĞ ATLAMAK

📊33 görüntüleme
EĞİTİMDE ÇAĞ ATLAMAK
Bugünkü yazımızda eğitimin ufak tefek (!) sorunlarının olmadığını varsayarak gerçek olmasını istenen bir eğitim sisteminden bahsetmek istiyorum. Eğitimin son derece önemsendiği ve üst düzeyde tutulduğu bu sistemde, eğitim- öğretim her kademede ücretsiz olup okullar arasında öğretimin çıktıları arasında çok büyük farklılıklar yoktur. Bu sistemdeki amaç, öğrencilerin; ailelerinin maddi imkanlarından bağımsız bir şekilde eğitimden yararlanmasını sağlamaktır. Bu sistemde, okul öncesi eğitimde öğrencilerin daha çok sosyal ve dil becerilerini geliştirmeleri hedeflenir; öğrencilere, ilerideki eğitim hayatına katkı sağlayacak beceriler kazandırılır. Okul öncesi eğitimi genellikle belediyeler,ücretsiz olarak düzenler. Bu eğitimi ve daha sonraki bütün eğitim ve öğretimi yapacak öğretmenler yüksek lisans mezunudur. İlkokula 7 yaşında başlanır ve ilk 6 sınıftaki sınıf öğretmeninin, pedagojik uzmanlığı olmalıdır. Bu dönemlerde öğrencinin daha çok ilgi ve yeteneklerini ortaya çıkaracak oyun temelli eğitimler yapılır. 7.sınıftan itibaren öğretmenler alan uzmanlıklarına göre eğitim-öğretimi gerçekleştirir ve aynı zamanda milli ve manevi değerleri de öğretir. 6 yıllık eğitimde tek elden yetişen öğrenciyi, sınıf öğretmeni her yönüyle tanır ve değerlendirmesini de bu tanıma sonucu yapar.Yani sınav yoktur çünkü sınav, öğrenciyi strese sokan en büyük etkendir. 7.sınıftan itibaren lise ya da meslek eğitimine geçilir. Lisede dersler, ilkokuldakiyle aynıdır,tek fark daha kapsamlı olmasıdır. Lise sonunda yeterlilik sınavına girilir ve ardından üniversite eğitimi başlar. Meslek eğitimi ise daha çok uygulamalı eğitimin verildiği bir süreçtir. Öğrenci bu dönemde bir yandan lise eğitimini tamamlarken bir yandan da bir mesleği aktif olarak öğrenir. Eğitimi bittikten sonra ise kendi alanında iş kurup çalışabilir ya da kendi alanında bir kişinin yanında çalışmaya başlayabilir. Bu sistemde öğretmenlik en saygın meslek grubu içindedir, maddi ve manevi doyuma ulaşmıştır. Öğrenciler tarafından da ebeveynler tarafından da sistem tarafından da saygı gören öğretmenler, mesleklerinin icrasında istekli, kusursuz ve son derece başarılıdır. Her öğretmen sene içerisinde alanıyla ilgili bir mataryal geliştirmek zorundadır. Sene sonunda, belediyelerin belirlediği kurullar,mataryalleri inceler ve uygun görülen bu mataryaller bir sonraki sene eğitim-öğretimde kullanılır.Teftiş sistemi yoktur çünkü her eğitimci üzerine düşen görev ve sorumlulukların farkındadır ve mesleğinin gereğini kendi kontrolünde gerçekleştirir. Okurken aklınıza mümkün mü böyle bir sistem diye bir soru geldi mi bilmiyorum ama yine de cevaplamak istiyorum: Evet, böyle bir sistem mümkün. Eğitimde bir dünya markası olan Finlandiya’daki sistem tam da anlattığımız gibi. Peki, bizde neden böyle bir sistem yok ya da neden böyle bir sistem oluşturulamaz?

Paylaş:

İlgili Haberler

EĞİTİMDE ÇAĞ ATLAMAK | Kritik Nokta